Boğaziçi Üniversitesinde İlk Ders

İlk ders derken, yanlış anlamayalım. Bu dönemin ilk dersi. 2001’den beri part-time olarak fizik bölümünde ders veriyorum zaten. Arada bir dönem sektirdim toplamda, o da Yeditepe Üniversitesi ile Boğaziçi arasında bir dönem süren bir anlaşmazlık ki, hikayesi uzundur; buraya yazmaya lüzum yok.
Sadede gelirsek, Salı günü olması gereken ilk dersi sallamıştım. İş güç. Bugünü de hoşbeş ile geçirdik. İşin kurallarını anlattım çocuklara. Soru sorun, adam olun, falan filan. İlginç kısım şurada: Dersi almak için benden izin alan 9 kişiden 5’i boy gösterdi. Kayıt yaptırmamış da 4 kişi daha. Bunlardan her dönem olur. “Beni neden almıyon ki hoca” insanları. Hepsi de açıklama bekler. Bugün bir tanesi meseleyi çok ciddiye aldı. Kendisine email ile cevap yazacağım dedim. İnşallah sözümde dururum.
Hayatın manası, Yaşar Safkan’dan Java dersi almak değil ki. Seçmeli ders bu. Keyfimden veriyorum dersi, canımın istediğini alırım, istemediğini almam. Olay genel olarak bundan ibaret. Bazı çocuklar bunu ölüm-kalım meselesine çeviriyorlar. Sanki öğrenci olarak, insan olarak kıymetleri, benim onları derse alıp almamamla ölçülüyor…
Neyse, haftaya başlıyoruz adam akıllı. Bu dönem iki tane gönüllü asistanım var. Laboratuarlara onlar girecek. Hadi bakalım hayırlısı.