Yazının kategorisi “hafifinden” ama, bu benim için ağır bir mesele.
Yedi – sekiz yıl önce bu iş böyle değildi. Çeşit çeşit telefon vardı. Çeşit çeşit işletim sistemi de vardı. Androidler vardı. Nokia’nın Symbian telefonları vardı. Blackberryler vardı. Klavyelisi vardı, kapaklısı vardı, kare gibi olanı vardı, antini vardı kuntini vardı…
Şimdi git ağa elektronik mağazasına…
Onlarca telefon. Hepsinin tipi aynı. Hepsinde Android. (Windows telefonlar devede kulak.) Apple iPhone’lar zaten ayrı yerde duruyor. Hoş, ikisinin arayüzleri de birbirine yaklaştı.
Al telefonu. Gir kullanıcı adını. Yüklensin uygulamaların falan. Ayarlar otomatik gelsin.
Eee?
Aynı telefon ya la bu?!?
Ucuzunu alırsan, işte becerileri farklı oluyor. Ama kullanıcı deneyiminde pek bir fark yok.
Otomobiller gibi oldu bu da. Ben küçükken, Murat 124, Murat 131, Renault (12) falan vardı. Tipinden çok uzaktan tanırdık. Şimdi… Markasını göremesen tanımayacan.
Biriniz değişik bişi yapsa ya la!
Merih der ki
Tipi yanında donanımlar da aşağı yukarı birbirinin aynı. Yazılım, yani işletim sistemi ve uygulamalar ön plana çıkıyor artık, günümüz için olması gerektiği gibi..
zeynep der ki
Şarj aleti çeşitliliği derdi çözüldü ama.