Almadım. Almaya niyetim de yok. Ama, Bitcoin muhabbetinden ve herkese aynı hikayeyi anlatmaktan bıktım ki, artık yazılı vermeye karar verdim. Bundan sonra, “Bitcoin aldın mı?”, “Neden almıyorsun?”, “Bitcoin alayım mı?” diyene, bu yazının adresini vereceğim. Ders 1: Para Nedir? Para nedir? Paranın ne olduğunu hepimiz biliyoruz da, tam da biliyor muyuz gerçekten? Şimdi, ben simitçiye […]
Maddi-Manevi Değer Pompası
Yine kendimi aforoz ettirecek bir yazı ile karşınızdayım. İlk önce başlığı açıklamak lazım: Lise zamanında biyoloji dersinde öğrenmiştim. Hücre zarında, soydum-potasyum pompası denen bir özellik vardır. Sodyumu sürekli olarak hücreden dışarıya, potasyumu da içeriye taşımaya yarar. Bu, hücrenin yaşamaya devam edebilmesi için mutlak gerekli bir şeydir; çünkü hayat ancak hücre içinde potasyum, hücre dışında sodyum […]
Ayrımcılık Yapanlar: Savunmanızda Bunları Kullanmayın, Geçersizdir
La yeter la. İşim gücüm var, başka yazılar yazıp, yazılım alemini kendimce aydınlatmaya çalışmam gerekiyor. Ama gün geçmiyor ki benzer ayrımcı olaylar olmasın ve her birinde gerek olayın faili, gerek onu savunan insanlar aynı türden ve aynı geçersizlikte argümanlarla yaptıkları ayrımcılığı savunmasınlar… Bundan sonra benzer şeyler olunca, sadece buraya link vereceğim. MADDE 1: İyi hal […]
Neden Türkiye’de Hasan Beyin Takımı Olur Da, Beyin Takımı Olmaz?
Böyle yazı başlığı mı olur? Başlıkları vurucu yapınca daha çok okuyucu geliyor dediler. Ben de “vurucu” olsun diye zorladım biraz. Tam olarak neye vuruyor bilmiyorum; yazıyı yayına alınca anlayacağız o kadarını. Beş yıl kadar önce bir Orta Kararlık Kültürü diye yazı yazmışım. Çok da suya-sabuna dokunmamışım; geride söyleyecek çok şey kalmış. Nedense, sanırım bugünlerde daha bir cesurum. […]
Tam da hatırlamadığım bir iş görüşmesinin diğer taraftan görünüşü…
Daha Vikipedi’de adıma madde olacak kadar meşhur değilim. (Olmasını isterim. Wikipedia’da da İngilizcesi olsun isterim.) Ama Ekşi Sözlük’te adıma madde var. Arada, birileri bir şeyler yazıyor mu diye girip bakarım. Demin de baktım. En son maddeler, iki sene kadar önce, Boğaziçi’ndeki derse epey bir kere gitmemiş olma günahını işlediğim zamandan ve o günahlarımla alakalıydı. Şimdi […]
Yazılım Kariyerinin Başındakilere Ukalalıklar 2 : Startuplar
Film tutunca ikincisi çekiliyor ya… Galiba bunun serisini çekeceğiz. “Yazılım Kariyerinin Başındakilere Ukalalıklar” yazısı (kendi çapımda) bomba gibi patlayınca, devamını getirmek farz oldu. O yazıyı hem fazla uzadığı, hem de yorulduğum için bir yerde kesmiştim. Sonra ilginç yorumlar da geldi. Kariyerinizin başındaki bir yazılımcı olarak, sizin için önemli seçimlerden biri de, ne menem bir şirkette […]
Kahramanlık Kültürünün Zararları…
Sanki ben daha önce bu kahramanlık kültürü üzerine bir şeyler yazmıştım… Aradım taradım, bulamadım. Hayalimde yazmış olduğum yazıda, yine eleştirel girmiştim meseleye, ama bu yazıda (hayalimde yazmış olduğum yazının tersine) daha başka bir noktadan gireceğim… Evet sanırım hafiften şizofreni halindeyim; yazmadığım yazının devamını yazıyorum. Kahraman, ancak durum iyice çaresiz hale girdiği zaman çıkar. Yani, eldeki […]
Agile: Türk Kaşığıyla Amerikan Çikolatası
Doğru, onun aslı çikolata değil. Hem çikolata kaşıkla yenmez. Nutella olsa ayrı mesele tabi. Neyse, konuyu dağıtmamak lazım. Ortamda, bir “agile”, bir “SCRUM”, bir “DevOps” muhabbetidir gidiyor. Bunlar iyi şeyler elbette; karşı olduğumdan değil de… Doğrusunu söylemek gerekirse, gene bir nane olacağı yok. Neden mi? Kaşığımız Türk kaşığı da ondan. Biz yapamayız bunları. Türk kaşığının […]
Türkiye’de Kadın Olmak – #sendeanlat
Yazılar, gündemlerden uzun yaşıyor; özellikle ülkemizde. Bu sebepten, önce özetler… Yirmi yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan, Tarsus civarında, bindiği minibüsün şoförü tarafından, (en azından) tecavüz teşebbüsüne uğradı, anlaşıldığı kadarıyla direnince bıçaklanarak öldürüldü, şoförün bir arkadaşı ve babası yardımıyla, dere yatağına atılıp yakıldı. Durumu da ortaya görevini iyi yapan jandarmalar çıkardı. En azından iddialar böyle. Arkasından, […]
Böyle İnşaat Olur Mu?
Hikaye bu ya, müteahhitlik işine girmişsiniz. Yani, insanlara para karşılığı projeli planlı inşaat yapıp teslim ediyorsunuz… Günlerden bir gün, kapınızı bir müşteri çalıyor. Aradaki muhabbet şöyle geçiyor: (+) Müşteri (-) Müteahhit + Merhaba. – Merhaba efendim, buyrun. + Biz bir bina yaptıracaktık da… – Tabii efendim. Bizim işimiz bu. Doğru geldiniz, buyrun. + Evet. Yalnız, […]
Sosyal Medya’da