Lafı fazla dolandırmayacağım, elimde bir makina var.
Bir makinam var ki, ben ondan yana çok dertliyim. Nasıl çalıştığını bilmiyorum çünkü.
Yapan içine kullanma kılavuzu da koymamış, ne işe yarar, neyle çalışır, bununla ne yapılır bilmiyorum. Hakkında bazı afaki bilgiler var, insanoğlu aşağı yukarı birkaç şey biliyor bunun hakkında ama o şekilde kullanırsak tam randıman alabilir miyiz onu da bilmiyorum. Bence alamayız örtmenim. Hatta yer yer gereksiz yere zorlayıp sağını solunu kırabiliriz. Makina işlemez hale gelince kimisi tamirciye gidiyor ama ben o tamircinin bildiklerinden de şüpheliyim.
Makina benim makina, hep ben kullanıyorum, başkası elini bile süremiyor.
Sürdürenler de var gerçi, “Aaa kesici yerleri var bunun hadi hıyar doğrayalım” diyenlere uyup ömrünü hıyar doğramakla geçiren de var, “Bunun kolu çok lazım bana, ben kullanabilir miyim?” diyene kolu teslim eden de. Ellemeyip akıl veren de var “Üzerinde tekerlek var baksana, o tekerleği çevirince bende ışık çıkıyor. Seninkini de çevirsene”. Her kafadan bir ses çıkıyor, halbuki ben kol varsa çekmek, tekerlek varsa döndürmek gerektiğinden bile emin değilim. İşin içinde elaleme uyup tekerlek çevirmeye çalışmakla ömür tüketmek var. Belki benim tekerlek dönmeyecek? Belki benim kolu çekince elimde kalacak? Sen ne biliyorsun herkesteki kolun seninki gibi olduğunu? Hem çalışsa bile belki ben istemiyorum senin gibi olmak?
Başa döndük. Makina var, nasıl çalışır bilmiyoruz. Bir yandan da sürekli kullanıyoruz, kullanmadan olmuyor çünkü. Hayat buna bağlı.
Önce bir sağını solunu nazikçe yoklayalım bakalım, nesi var nesi yokmuş. Kesici parçası var mı, paslanır malzemeden yapılmış yerleri paslanmış mı, hareketli bölümleri neler, tamir isteyen yeri var mı? Sonra bir bütün olarak ne işe yarayabileceğine bakalım. Bizim makinaya kullanma kılavuzu yok ama genel olarak ne yapılacağı üç aşağı beş yukarı belli. Bunun için yazılmış kitaplar da var. Ama hiçbiri -doğal olarak- bizim makina hakkında kesin bir şey söyleyemiyor. Bir de iyi-kötü kullanımdan elde edinilen tecrübeler var. Hani ortalama bir adam makinasını bozmadan işletmeyi bilir, ne enerjisiyle çalıştığını, ne zaman kötüye gittiğini anlayabilir. Makinadan sağladığı ortalama faydayla da hayatını yaşayıp sonlandırabilir. Öyle de çalışıyor çünkü.
Ama esas mesele, makinanın tam olarak ne işe yaradığını, amacını, ne için yapılmış olduğunu bulmak. Bulamadan ölmek mümkün, çünkü zaman sınırlı. Zarar vermeden denenebilecek ihtimaller de çoğunlukla sınırlı. Bu yüzden mevcut durumlardan en fazla bilgi ve tecrübeyi kazanan, makinasının ne işe yaradığını bulabilir. Kimisi buna hayatın sırrı diyor, herkesin hayatının sırrısı da kendine tabii.
Bir cevap yazın